Turkish | Wide Perspectives, Wise People | Meşguliyet Çağında Odak Kaybı: İş Yerinde FOMO Gerçeği
Herkes çok meşgul. Peki kim gerçekten anda?
Toplantıya girmeden önce Slack’e bakıyor, bir yandan mailleri kontrol ediyor ve aynı anda “acaba başka bir yerde daha önemli bir şey mi kaçırıyorum?” diye düşünüyor musun? Modern iş hayatında bu his artık istisna değil. Adı, Workplace FOMO.
FOMO kavramı ilk olarak sosyal bağlamda ele alınmış olsa da, temelinde bireyin ait olma, geride kalmama ve değerini koruma ihtiyacı yer alır. İş dünyasında ise FOMO; işi kaçırma korkusundan ziyade, fırsatları, görünürlüğü, etki alanını ve hatta “geri planda kalma” ihtimalini kaçırma kaygısı olarak karşımıza çıkar. Özellikle bilgiye erişimin sınırsızlaştığı ve iletişim kanallarının hızla çoğaldığı organizasyonlarda bu kaygı daha belirgin hâle gelmektedir.
Son dönem araştırmalar, çalışanların büyük bir kısmının mesai saatleri dışında dahi iş kanallarını kontrol ettiğini ve toplantılar sırasında tam anlamıyla odaklanmakta zorlandığını göstermektedir. Literatürde yer alan çalışmalar da bu durumu doğrulamaktadır: Sürekli bağlantı hâli, üretkenliği artırmaktan çok; dikkat bölünmesine, karar yorgunluğuna ve tükenmişlik riskine yol açmaktadır (Budnick et al., 2020).
Ortaya dikkat çekici bir paradoks çıkıyor: İnsanlar her zamankinden daha meşgul, ancak düşünsel derinlik giderek azalıyor.
Bu tablo, bireysel bir alışkanlıktan çok, organizasyonel bir kültürün yansıması olarak okunabilir. Kariyerinin başındaki profesyoneller için görünürlük, zamanla bir tür hayatta kalma refleksine dönüşüyor. Gen Z’yi odağına alan güncel bir çalışma, iş yeri motivasyonu ile FOMO arasında anlamlı bir ilişki olduğunu ortaya koyuyor (Fitria, 2023). Orta seviye yöneticiler her şeye yetişmeye çalışırken önceliklerini kaybediyor; liderler ise ekiplerin gerçekten odaklanıp odaklanmadığını ayırt etmekte zorlanıyor.
FOMO’nun yanında, daha sessiz ama bir o kadar etkili bir kavram daha yaygınlaşıyor: FOBO (Fear of Better Options). Patrick J. McGinnis, bu kavramı seçenek bolluğunun yarattığı karar verme zorluğunu tanımlamak için kullanıyor. Seçeneklerin arttığı bir dünyada karar almak zorlaşıyor, netlik erteleniyor ve “Daha iyisi olabilir miydi?” sorusu zihni sürekli meşgul ediyor.
Belki de mesele, daha fazla yerde olmak değil.Belki mesele, neyi bilinçli olarak yapmamayı seçtiğimiz.
Bu noktada durup şu soruları sormak, hem bireyler hem de kurumlar için değerli olabilir:
- Ekiplerimiz gerçekten odaklı mı, yoksa yalnızca meşgul mü?
- Herkesi her sürece dahil etmek kapsayıcılığı mı artırıyor, yoksa dikkat dağınıklığı mı yaratıyor?
- Organizasyonlarımızda görünürlük mü ödüllendiriliyor, yoksa etki mi?
- Sessiz ama derin çalışanlara gerçekten alan açabiliyor muyuz?
Odaklanma, dikkat ve bilinçli seçimler üzerine çalışan araştırmacılar ve düşünürler, ortak bir noktada buluşuyor: Daha fazla bilgiye erişmek, her zaman daha iyi kararlar almak anlamına gelmiyor.Günümüz iş dünyasında gerçek değer; neyi takip edeceğimizi değil, neyi bilinçli olarak dışarıda bırakacağımızı seçebilmekten doğuyor. Workplace FOMO’yu aşmak da tam olarak burada başlıyor.
Belki de bu ayın asıl sorusu şudur:Her şeyi kaçırmamak için uğraşırken, gerçekten önemli olanı mı kaçırıyoruz?
* * *
Kaynakça
Budnick, C. J., Rogers, A. P., & Barber, L. K. (2020). The fear of missing out at work: Examining costs and benefits to employee health and motivation. Computers in Human Behavior, 104, 106161. https://doi.org/10.1016/j.chb.2019.106161
Fitria, N. (2023). The relationship between FOMO and work motivation with employee performance in Gen Z. Jurnal Ilmu Manajemen Advantage, 7(2), 189–198. https://doi.org/10.30741/adv.v7i2.1208
McGinnis, P. J. (2020). Fear of missing out: Practical decision-making in a world of overwhelming choice. Sourcebooks.